Psikolojik destek bireylerin bazı durumlarda ihtiyaç duyabileceği en doğal süreçlerden biridir. Beslenme, barınma ve dinlenmek kişinin temel ihtiyaçlarından biri olabileceği gibi ruhsal anlamda ihtiyaçlarında mutlaka karşılanması gerekir. Bu durum bireyin hem fiziksel hem de ruhsal sağlığı açısından oldukça önemlidir. Gündelik hayatta bu tür desteklere sıklıkla ihtiyaç duyulmaktadır.
Kazalar, hastalıklar, trafik, şiddet ve bunun gibi pek çok olumsuz durum psikolojik sorunlara yol açabilmektedir. Bunun yanı sıra sosyal medya, telefon ve televizyon gibi araçlar üzerinden de olumsuz durumlardan etkilenebilmek mümkündür. Bireyler içinde bulundukları psikolojik etkiden kendi başlarını kurtulamadıklarında bu konuda uzman kişilerden destek almak durumundadırlar.
Hangi Durumlarda Psikolojik Destek Alınabilir?
Psikolojik destek almak için çok ciddi problemlerin yaşanmasına gerek yoktur. Kişiler duygu ve düşüncelerini net bir şekilde ifade edemediğinde ve bunu davranışlarıyla bağdaştıramadığında da destek alabilir. Günümüzde bu tür destekler çoğunlukla psikolojik sorunların en üst seviyede olduğu durumlarda alınmaktadır. Belirtilerin çevre tarafından fark edilmesi durumunda da kişiler bir uzmana yönlendirilmektedir.
Alınacak destek ile problemlerin önüne geçmede en büyük etken kişinin bu sürece yaklaşımıdır. Birey bu konuda ne kadar net ve istekli olursa süreç de o kadar kısa bir sürede atlatılacaktır. Kariyer, sosyal beceri, eğitim gibi alanlar üzerinde de psikolojik destek alabilmek mümkündür.
Psikolojik Destek Alınabilecek Durumlar
- Moral bozukluğu, depresyon ve çöküntünün 15 günden uzun sürmesi halinde psikolojik destek alınabilir.
- Hamileler, ebeveynler ve baba adayları destek alabilir.
- Yaşam kalitesinin düştüğü ve bu durumun kişinin sağlığına olumsuz etki ettiği durumlarda destek alınabilir.
- İş değiştirme, çocuk sahibi olma, evlilik ve boşanma gibi önemli süreçlerde destek alınabilir.
- Çocukluk çağında sıklıkla karşılaşılan kardeş kıskançlığı, tuvalet eğitimi ve 2 yaş sendromu gibi durumlar için destek alınabilir.
- Savaş, kaza ve terör gibi durumlara maruz kalanlar desteğe ihtiyaç duyabilir.
- Yaşlılık psikolojisi, ergenlik çağı gibi süreçlerde destek alınabilir.
- Akran zorbalığı ile karşılaşılan durumlarda destek alınabilir.
- Öğrenme güçlüğü ve dikkat dağınıklığı gibi durumlar için destek alınabilir.
- Bunalım, kaygı, intihar düşüncesi ve stres gibi olumsuz durumlarda psikolojik destek alınabilir.
Psikolojik Destek Nasıl Alınır?
Psikolojik destek çoğunlukla yüz yüze yapılmakla birlikte pandemi döneminde online olarak destek yaygın olarak verilmeye başlanmıştır. Verilecek olan psikolojik hizmetler kendi içerisinde bölümlere ayrılmakla birlikte pedagog, psikolog ve psikiyatrist bu anlamda başvurulabilecek kaynaklar arasında yer almaktadır.
Bazı durumlarda uzman görüşüne de başvurularak ilaç tedavisine başlanabilmektedir. Kişinin kendisine ve çevresine zarar vermesi durumunda ve rahatsızlığın ilerlemiş olduğu durumlara hastaneye yatış durumu söz konusu olabilmektedir.
Metaverse’nin Psikoloji Üzerinde Etkisi
Metaverse’nin insan sağlığı ve psikolojisi üzerinde etkilerini konu alan birçok çalışma yapılmaktadır. Türkiye’de internet erişimi olan hane ortalaması TÜİK tarafından %92 olarak belirlenmiştir. 2021 yılı verilerine bakıldığında ise sosyal medya kullanımı Türkiye’de 60 milyon iken internet kullanımı 66 milyon kişi olduğu görülmektedir. 14 ile 64 yaş grubu arasındakilerin günlük internet kullanımı sekiz saattir.
Teknolojinin aşırı ve kontrolsüz kullanımı insan psikolojisi üzerinde doğrudan etkili olmaya devam etmektedir. Bunun en belirgin özelliği sanal etkileşimi yoğun bir şekilde yaşayanların delüzyon ve halüsinasyon eğilimi fazla olan kişilerde büyük bir tehdit durumu oluşturmasıdır. Diğer yandan oluşabilecek olumsuzluklar belirli bir sınıra tabii olmamaktadır.
Bireyler Üzerinde Etkileri
Sanal gerçeklik evreninin kullanım sayısının her geçen gün artıyor olması metaverse’nin bireyler üzerinde daha fazla yıkıcı etki oluşturmasına neden olmaktadır. Bu da psikolojik destek alma ihtiyacını doğurmaktadır. Bu duruma maruz kalan kişiler günlük hayata ayak uydurmakta zorluk çekmekte bu da bireylerin sorumluluk almaktan kaçınmasına neden olmaktadır.
Teknolojinin kullanım süresinin artması kaygı, depresyon ve uyku bozukluklarına neden olmakta bu da kişilerin yaşam kalitelerini düşürmektedir. Temel gereksinimlerini yeteri kadar karşılayamayan kişilerin hayat enerjilerinde de düşüşler meydana gelecektir. Yapılan çalışmaların birçoğu bu durumu destekler nitelikte olup bireylerin en kısa sürede konu hakkında destek almaları gerekmektedir.
Psikolojik destek sağlanarak özellikle gençlerin internet ve teknoloji kullanımı konusunda eğitilmesi bu süreci sorunsuz ve kolay bir şekilde atlatmayı sağlayacaktır. Bu eğitimin okul öncesinden başlanarak normal eğitim içerisine yerleştirilmesi ve geliştirilmesi alınabilecek en etkili tedbirlerden birisi olacaktır. Günümüzde birçok merkez üzerinden bu eğitimler verilerek daha bilinçli bir toplum oluşturulması amaçlanmaktadır.