Kolajen her insanın vücudunda bulunan yapısal bir proteindir. Dokuları yapıştırıcı gibi bir arada tutma özelliği bulunur. Bağ dokuyu güçlendirerek cilde sıkılık ve dayanıklılık kazandırır. Saç, cilt, eklem, tırnak ve kemikler başta olmak üzere vücudun yapısal bütünlüğünü korur.
Özellikle yirmili yaşlardan sonra vücutta eksilmeye başlayan kolajenle birlikte cildin esnekliği de azalır. Yanlış beslenme, stres, dış faktörler, tütün kullanımı gibi kötü alışkanlıklar bu süreci daha da hızlandırır. Son yıllarda otuzlu yaşlardan itibaren ek takviye olarak kullanımı yaygınlaşmıştır. Ayrıca eklemler ve bağ dokularını kuvvetlendirmek adına sporcular tarafından da oldukça yaygın kullanılır.
Kolajen Tipleri Nelerdir?
Yaygın olarak bilinen kolajen tipleri 10’a yakındır. Ancak vücuttaki kolajenin yüzde 90’ını tip 1 kolajen oluşturmaktadır. Kemik ve tendon desteği sağlar, aynı zamanda kasların güçlenmesi, cildin onarımı, saç dökülmesi ve fiziksel yorgunluğa karşı tip 1 kolajen görevlidir. Kıkırdak dokuda, eklemlerde bulunan kolajen tipi 2 olarak bilinir. Kaslarda ve damar yapılarının temelinde yer alan tip 3 kolajen organları destekler. Piyasada bulunan kolajen takviyeleri daha çok bu üç tip kolajenden oluşmaktadır.

Kolajen Nasıl Kullanılır?
Kolajen takviyesi sıvı, hap ve toz formunda bulunuyor. Yetişkin bir insan için günde 10 gr kolajen takviyesi tavsiye ediliyor. Herhangi bir zararı bulunmayan kolajenin, kilo alıp verme ya da hastalıkları tedavi etme gibi bir özelliği yoktur.
Toz formunda bulunan kolajen su gibi sıvı içeceklere katılarak tüketilebilir. Yoğurt, kahve ya da milk shake içeceklerine de karıştırılabilir. Ayrı tip kolajenlerin ihtiyaç doğrultusunda tek tek kullanılabileceği gibi birlikte kullanmak da mümkündür. Bu doğrultuda hazırlanmış kolajen ürünleri bulunmaktadır. Aynı zamanda vitamin, hyaluronik asit gibi bileşenlerle desteklendiğinde çok daha iyi sonuç vermektedir.

Genellikle renksiz ve kokusuz olarak bulunan kolajenlerin çeşitlerine göre farklı aromaları da bulunmaktadır. Kolajen kullanımı kür halinde yapılmalıdır. Tavsiye edilen şekli üç ay boyunca her gün kullanılmasıdır. Bu süre sonunda üç ay kadar bir ara vermek gerekir. Sonrasında gerekli görüldüğü takdirde kullanıma devam edilmesinde herhangi bir sakınca yoktur.
Farklı formlarda bulunan kolajenler aynı etkiyi göstereceğinden kişinin tercihine göre tablet, toz ya da sıvı şekli kullanılabilir. Saçlar, tırnaklar, cilt yüzeyi ve eklemlerde oluşan iyileşmenin gözlemlenmesi için üç ay süre boyunca her gün kullanılmalıdır.

Takviye Kolajenin Zararı Var Mı?
Araştırmalar doğrultusunda takviye kolajenin olası bir yan etkisi saptanmamıştır. Ancak yine de herhangi bir sağlık sorunu yaşayanların uzman kontrolünde kullanması daha uygun olacaktır. Düzenli olarak kullanıldığı takdirde olumlu etkileri bulunan kolajenin belirtilen oranları dışında yüksek dozda alınmaması gerekir. Toz ve sıvı formunda bulunan kolajen, mutlaka gıdalara karıştırılarak tüketilmelidir.
Kolajeni Kimler Kullanmalı
Kolajen, on sekiz yaşını doldurmuş olan herkes için uygun olan takviye bir besin desteğidir. Dolayısıyla ciddi sağlık sorunu yaşamayan kadın, erkek herkes tarafından kullanılabilir. Özellikle spor yapanlar, profesyonel sporcular için kas ve eklem açısından tam bir protein desteği sağlar. Bağ dokularını güçlendirir. Aynı zamanda saç dökülmesi, eklem ağrısı gibi sorunlar yaşayanlar için de oldukça etkili sonuçlar verir.

Yirmili yaşların sonuna doğru vücutta azalan kolajen doğrultusunda oluşan yaşlılık etkilerini de geciktirmek için kullanım durumu oldukça yaygındır. Ciltte oluşan deformasyonun, tırnaklardaki zayıflığın, fiziksel yorgunluğun önüne geçtiği bilinmektedir. Amino asit dizilerinden oluşan bu protein molekülü bir tutkal görevi görerek vücudun yapısal bütünlüğünü bir arada tutmayı hedefler. Cildin daha pürüzsüz ve sıkı görünmesini sağlayarak genç görünüme kavuşturur.
Dış faktörlerin etkisi ile hasar gören cildin, aşırı saç dökülmesi yaşayanların ve uzun süren spor sonucunda oluşan yorgunluğun önüne geçmek isteyenler için uygun olan kolajen takviyesi, ilerleyen yaş ile birlikte eklem ağrısı yaşayanlar için de kullanılması tavsiye edilir.